Değerli Türk tankçılarımız,
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu tarihten beri kutladığımız, bu 95. Zafer Bayramımızda vatanımızın Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışından sonra hangi zorluklarla ve şartlarda geri kazanıldığını hatırlamak için sizleri bir kez daha 30 Ağustos 1922 tarihine götürüyoruz.
Atatürk’ün başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak da anılan Büyük Taarruz, Kurtuluş Savaşı sırasında Türk ordusunun İzmir’i başkentleri yapmayı arzulayan Yunan ordusuna karşı başlattığı harekâttır.
30 Ağustos 1922’den beri bir bayram olarak kutladığımız Büyük Taarruz halkın da gösterdiği büyük destek ile zaferle sonuçlanmıştı.
Sizlere Mustafa Kemal Atatürk’ün 30 Ağustos bayramını ikinci kutlayışında sarf ettiği sözleri aşağıda iletiyoruz;
“Bilmeyen kalmamıştır ki: Ulusumuz, egemenliğini eline aldığı gün, en karanlık yoksulluğun, en derin uçurumun kıyısında idi. Bütün güçleri yıpranmış, bütün savunma araçları elinden alınmış, kutsal varlıkları saldırıya uğramış, pek acıklı bir durumda idi. Bütün bunları hiçe sayarak varlığını ve bağımsızlığını kurtarmaya karar verdi. Bu kararını başarıya ulaştırabilmek için kendine bir toplu davranış, bir belirli erek seçmesi gerekiyordu. Ulusun bütün varlığı ile, bütün inanıyla, canını dişine takarak o yolda birlikte yürümesi ve er geç başarıya ulaşması gerekti. İşte baylar o erek bu yerdi, burasıydı. Umulan ve istenen başarı, işte burada kazanılan zaferdi.”
Bizlere, üzerinde yaşadığımız bu vatanı armağan eden kahraman asker ve yurttaşlarımıza sonsuz minnetimizi tekrar sunmayı bir görev biliriz.